İstiklal Marşı’nın kabulünün 103. Yıl dönümü ve Mehmet Akif Ersoy’u anma programı Akhisar Belediyesi Park İçi Sinema Salonunda yapıldı. Akhisar Çağlak Anadolu Lisesi’nin hazırladığı İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u anma programı saat 10.30’da başladı. Sunuculuğunu Türkçe Öğretmeni Şerif Şen’in yaptığı program Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Aziz Şehitlerimiz için 1 dakikalık Saygı Duruşu ardından İstiklal Marşının okunmasıyla program başladı.

Günün anlam ve önemini anlatan konuşmayı Akhisar Çağlak Anadolu Lisesi Tarih Öğretmeni Süleyman Özdemir yaptı. Süleyman Özdemir;” Altı yüz yıllık koskoca Osmanlı imparatorluğu, yirminci asrın başında, adeta doğum sancısı çekercesine sıkıntılı günler yaşamaktaydı. Fakat bütün sancı ve sıkıntılara rağmen doğan bu çocuk yaşayacaktı. Memleket; üzerinde simsiyah bulutlarla kaplı dururken, Anadolu’da fecir aydınlığı halinde milli mücadelenin ilk kımıldanışı çoktan başlamıştı. Çok değil, birkaç yıl önce Çanakkale’de büyük bir cesaret örneği göstermiş olan Mehmetçik şimdilerde mahzun ve yorgun bir haldeydi. Ancak hiçbir vatanseverin bu zillete katlanması düşünülemezdi. Çok geçmeden Anadolu’da milli mücadelenin meşalesi parlamıştı. Anadolu’da açılan milli mücadele bayrağı altına ilk koşanlardan biri de şair Mehmet Akif Ersoy’du.

Bir bahar günü, serin bir akşamüzeri Ankara’ya varan Mehmet Akif, hiç vakit kaybetmeden doğruca bir ulusun kaderinin tayin edildiği büyük Millet Meclisi’nin yolunu tuttu. Acı ve ızdırap dolu bu çetin günlerde, canından çok sevdiği Türk ulusunun yanındaydı artık. Akif, Ankara’ya varır varmaz; işe vatanın bağımsızlığı için kolları sıvamakla başladı. İlk iş olarak vatanın bağımsızlığı adına halkı direnişe, milli mücadele bayrağı altında birleşmeye çağırdı. Bu uğurda Anadolu’yu adım adım dolaşan şair, gittiği her vatan bucağında: “Bu vatan da kaybedilirse, gidilecek yer kalmaz.” diyerek, halka milli mücadeleyi anlatarak, yüreklere iman ve ümit aşılamaktaydı. İşte tam da o günlerde Batı cephesi komutanı İsmet Paşa, cephedeki Mehmetçiği ve bütün milleti şevke getirip coşturacak bir milli marş yazılması fikrini Maarif Vekâletine açar. Paşanın bu düşüncesi Maarif vekâletince yerinde bulunarak bunun için bir yarışma tertip edilir. Tek şart, yazılacak marşın milli mücadele ruhunu ifade edebilecek güç ve kudrette olmasıdır. Bu kutsal vazifeyi ifa etmek adına çok sayıda şair kaleme sarılarak, yazdıkları şiirleri Maarif Vekâletine sunarlar, ki, bu şiirlerin sayısı yedi yüzü aşkındır. Ama ne var ki gönderilen şiirlerden hiçbirisi, İstiklal ve milli mücadele ruhunu yansıtacak kudrete sahip değildir. Böyle büyük bir güç ve kudreti barındıracak bir şiiri ancak; imanıyla, yaşantısıyla Anadolu’nun çektiği ızdırabı hissedebilecek, onun için yanıp kavrulan bir kişi yazabilirdi. O kişi hiç şüphesiz ki milli mücadeleye gönül vermiş, ulusun derdiyle dertlenmiş Mehmet Akif’ten başkası değildi. Böyle bir kişinin de milli mücadelenin destanını yazmakta güçlük çekmesi zaten düşünülemezdi. Göğsündeki sonsuz iman, bitip tükenmek bilmeyen vatan ve memleket aşkı ve hürriyete olan sonsuz inancıyla bu marşı sadece ve sadece o yazabilirdi. Öyle ki onun “Birlik” şiirinde yer alan;

Korkma!

Cehennem olsa gelen, Göğsümüzde söndürürüz, Bu yol ki hak yoludur, Dönme bilmeyiz. Yürürüz! Dizeleri, beklenen marşın çok öncelerden müjdeleyicisidir.

Sonuçta; milletin ızdırabını derinden hisseden Akif, milli mücadelenin ruhuna tercüman olan o büyük, eşsiz şiirini, gece gündüz gözünü bir an dahi kırpmadan, kaleme almıştır. Öyle bir şiir ortaya çıkmıştır ki, bu şiir, bir ulusun, trajik bir anda var olup olmama noktasında ihtiyaç duyduğu sonsuz gücü ve her türlü değeri taşımaktadır. Büyük Türk milletinin tarihinin yılmayan mücadele azmini yansıtmaktadır. Adeta; bir milletin yok olmama ve var olma direncinin sonucudur bu marş. O marş öyle bir şiirdir ki, şairi bile ölüm döşeğinden: “Bu İstiklal Marşı’nı kimse yazamaz, ben dahi yazamam. Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.” diye haykırmıştır. Bu şiir, hürriyetin ve istiklalin ta kendisidir. “Hakkıdır; hür yaşamış, bayrağımın hürriyet.  
“Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklal.”   Saygılarımla.

İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Ortaokullar arası İstiklal Marş’ı okuma yarışmasında birinci olan Hilaliye Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Orta kısmı öğrencisi İkbal Mızrak, ikininci olan Dr. Ahmet Tarık Sarı Ortaokulu öğrencisi Eda Sıdıka Karabacak ve üçüncü olan Şehit Serdar Denizer İmam Hatip Orta Ortaokulu öğrenci Ömer Faruk Açılan ‘a ödüllerini Akhisar kaymakamı Murat Kütük verdi. Birinci olan Hilaliye Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Orta kısmı öğrencisi İkbal Mızrak “İstiklal Marş’ını” okudu.

Liseler Arası Mehmet Akif Ersoy şiirlerini güzel Okuma yarışmasında birinci olan Akhisar Çağlak Anadolu Lisesi öğrencisi Sena Sıvaslı, ikinci olan Fevzi Keskinoğlu Anadolu Lisesi öğrencisi Ezel Sönmezsoy ve üçüncü olan Bahçeşehir Fen Lisesi Berke Bayraktar ödülünü Hava Meydan ve Garnizon Komutanı Hava Piyade Albay Hüseyin Borozan verdi. Birinci olan Akhisar Çağlak Anadolu Lisesi öğrencisi Sena Sıvaslı “Gitme Ey Yolcu” şiirini okudu.

Akhisar Çağlak Anadolu Lisesi Öğretmenleri ve 40 öğrencinin hazırladığı Mehmet Akif Ersoy, Vatan Severlik, Milli Duyguları anlatan “Korkma” oratoryo salonu dolduran izleyiciler tarafından alkış yağmuruna tuttular. 

Programın sona ermesinden sonra Kültür Salonun Fuaye salonunda Çağlak Anadolu Lisesi Öğrencilerinin hazırladığı Mehmet Akif Ersoy resim sergisi gezildi.